Güzel mi bu resim!
Manşetlere çıktı futbol yine, daha şikenin tesiri üzerimizdeyken bir de holiganizmle uğraşmayalım.
Kargaşaya itişe kalkışa, yakıp yıkışa meydan vermeyelim. Şikeden yeni çıktık holiganizme prim tanımayalım lütfen!
Maçın başlangıcına bakıyorum ve şunu düşünüyorum: Galiptir bu yolda mağlup da!
Maçın sonucuna bakıyorum ve şunu düşünüyorum: Mağluptur bu yolda galip de!
Kazananı yok, kaybedeni Türkiye’dir.
Bari size Dadaloğlu’yla sesleneyim bu yazımda!
“Dadaloğlu'm bir gün kavga kurulur,
Öter tüfek davlumbazlar vurulur.
Nice koçyiğitler yere serilir,
Ölen ölür, kalan sağlar bizimdir” değil mi? Halimiz pek de iç açıcı değildi dün akşamki maç sonunda! Daha çok yol alacağız demek ki, daha çok ter dökeceğiz adamakıllı maç seyretmek için, yan yana oturup kazananı alkışlamak için daha çok ekmek yiyeceğiz!
Kimi “İhanet!” diye manşet attı. Kimi “Ağır Ceza Kapıda!” dedi. Kimi “Kaos Gecesi!”ni uygun gördü. Kimi “Derbi YarıdaKaldı!” dedi. Nasıl başladı nasıl bitti? Kim dedi, ne dedi?
“Dedim: -Bu hoş değildir?
Dedi: -Huyumdur.
Dedim: -Batsın huyun!
Dedi: -Canım fedadır takımıma!
Dedim: - Melo bu ne haldir?
Dedi: -Vallahi suçum yoktur.
Dedim: - Neye mal oldu?
Dedi: - Billahi günahım çoktur.”
Kazananı yoktu bu maçın. Kaybedeni hepimiziz.
“Belimizde kılıcımız Kirmani,
Taşı deler mızrağımın temreni.
Hakkımızda devlet etmiş fermanı,
Ferman padişahın, dağlar bizimdir.”
Dün akşam maç vardı ama maçtan ziyade savaş vardı. Tribünler hurra sahaya hücum etti. Âlem bizi seyretti. Bir yandan rekor kırıyoruz Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda en fazla seyirciyle… Bir yandan da tarihe mal oluyoruz bazı mallar yüzünden!
İki güzide kulübümüzün maçı… Seyir zevki üst düzeyde…
Huylu huyunu terk etmez, seyirciyi galeyana getirecek hareketlerden de kaçınmalıdır profesyonel futbolcu! Hatalıdır elbet ama hatanın daha büyüğü sahaya girmek, ondan daha büyük hata ise güvenlik görevlilerinin kaçması, üstlerindeki sarı elbiseleri çıkarıp atması…
Allah’tan can kaybı yok, yaralanma berelenme yok! Allah’tan rakip seyirci yok! Üzerimize düşeni yapmıyoruz sonra işimiz hep Allah’a kalıyor! Ya Allah Bismillah sanki savaşa girdik, sanki düşmana hücum ettik. Bu ne öfke bu ne gazap!
“Kalktı göç eyledi Avşar elleri,
Ağır ağır giden eller bizimdir.
Arap atlar yakın eder ırağı,
Yüce dağdan aşan yollar bizimdir.”
Sanırsınız ki göç borusu öttü. Allah aşkına bu nasıl bir göçtü? Güvenlik görevlileri yerinden göçtü. Koltuklar yerinden uçtu. Uçtu uçtu Türk futbolu uçtu. Biz buyuz başka bir görüntüye hacet yoktur. Başka bir söze de lüzum yoktur. Sonra da kalkıp niye Olimpiyatı kaybettik niye Avrupa Şampiyonası Yarıfinali ve Finali’ne ev sahipliği yapmıyoruz diye ahkâm kesiyoruz. Oturun yerinize daha çok koltuk kırmanız gerek. Daha çok alın teri dökmeniz lazım kavgalarda. Sopalarınız daha çok sallanmalı, bıçağınız hep parlamalı, pet şişeleriniz hazırda durmalı, bozuk paralarınız sahaya atılarak tedavülden kalkmalı ve antrenmanlı olmanız gerekli hurra sahaya diye…
Dünkü maç gösterdi ki halen bazı şeyleri yerli yerine oturtamamışız.
Hala bazı şeyler bol duruyor insanımızın üstünde!