Randımanlı olanlara selam olsun.
Randımanlı olamayanlara haram olsun.
Her yerde her zaman ve her şartta karşınıza mutlaka ama mutlaka sizlerden randımanı bol iş isteyecek birileri çıkar. Tabiri caizse suyunuzu çıkartırcasına iş yaptırır size… Nefes almanıza dahi müsaade etmez, mesai saatlerinizin dışında dahi sizlere iş yaptırmanın takibi içerisinde olur. Artık öyle bir hale gelirsiniz ki pes dersiniz, yaptığınız işe de yapacağınız işlere de...
Bir kere ipleri başkasının eline verdiniz mi yandığınızın resmidir bu artık. Ahfeş’in Keçisi gibi bir o yana bir bu yana çekip dururlar ipinizden. Ahfeş’in Keçisi gibi başını sallıyor deyiminin hikâyeciğini de aktaralım bu arada.
Arap bilginlerinden olan Ahfeş, medresede okurken çok çalışkan, fakat ezberci bir öğrenciymiş. Dersini ezberler ezberler önüne gelen arkadaşına anlatırmış. Onun bu huyundan herkes bıkmış usanmış. Ahfeş kimin yanına varsa yine ders dinletecek diye kaçar olmuş. Bu durum karşısında Ahfeş pazardan bir keçi satın alarak derslerini onun karşısında anlatmaktan başka çare bulamamış. Keçinin boynuna bir ip bağlamış, ipi çektiği zaman hayvan "Evet anladım!" gibilerde başını sallarmış sözde. Keçi, kafa sallamalara öyle alışmış ki, Ahfeş ipini çözdüğü halde anlatılan dersi dinlerken durmadan kafasını sallamaya başlamış.
Bu olaydan dolayı sözü anlamadan kafa sallayanlara "Ahfeş'in Keçisi gibi başını sallıyor." denilir.
Randımandan düşerseniz alimallah Ahfeş’in Keçisi gibi iplere dolanıp kalırsınız. Gelgelim randıman sözcüğünü daha iyi şekilde anlamamıza ve tahlil yapmamıza imkân verecek olan fıkraya… Bunu toplam kalite üzerine uyarlarsak mükemmel olur; randımanlı çalışanlardan mısınız yoksa değil misiniz bakalım?
Adamın biri, iş bulmak için bir fabrika müdürüne başvurmuş. Müdür: - Peki ama demiş, burası randıman fabrikası, çok çalışman gerekecek. Ve adama acayip bir makine göstererek: - Şu kolu sabahtan akşama çekip bırakacaksın, çekip bırakacaksın, demiş. Adam başlamış acayip makinenin kolunu bir çekip, bir bırakmaya... Ertesi sabah kısım şefi gelmiş:- Evladım burası randıman fabrikası, demiş. Bak sol kolun boş duruyor. Onunla da şu kasnağı çevirmelisin; çevir bakayım... Adam sağ eliyle kolu çekip bırakırken, sol eliyle de kasnağı çevirmeye başlamış. Daha ertesi sabah başmühendis gelmiş: - Oğlum demiş, bak burası randıman fabrikası. Bir ayağınla da şu pedala basacaksın durmadan… Daha ertesi sabah patron gelmiş: - Senin bir ayağın niye boş duruyor? Burası randıman fabrikası. O ayağınla da şu levyeyi indirip kaldır bakayım, demiş. Ve adam bir eliyle kolu çekip bıraka, öteki eliyle kasnağı çevire, bir ayağıyla pedala basa, öteki ayağıyla levyeyi indirip kaldıra; kan ter içinde başlamış iyice çalkalanmaya… Daha ertesi sabah da bakmış ki bir odacı uzun saplı bir süpürgeyle yerleri süpürüyor: -Hey ahbap, demiş. Burası randıman fabrikası. Getir o süpürgeyi de arkama tak. Ben nasıl olsa çalkalanıyorum. Bu arada yerleri de süpürmüş olurum…
Randımanlı günler kurum ve kuruluşlarımızın arzu ettikleri günlerdir. Lakin randıman her nedense hep bir alttakilerden beklenir; astlardan umulur, memurlardan arzu edilir, işçilerden icabı istenir. Üstler; müdürler, amirler, şefler, beyler randıman dışıdır, başka dünyanın insanlarıdır. Onlar randımanın bizatihi kendisidir. Bu ifadeyi onlara izafe etmek saçmadır. Hep bir alttakinin canı çıkacak ya; onların ki can ya! Gerisi zaten bildiğiniz gibi patlıcan.
Kariyer günleri, başarı günleri, bilmem ne günleri… Al sana bir de randıman günleri… Ne de güzel olur, ne de muhteşem bir hava yaratır, ne de harika bir gün olur. Önce bilumum kodaman gelir, protokol niyetine...
Ön koltuklar teşrifatçının nezaretinde doldurulur. Sonra teşrifatçının emrindekiler protokolün yiyecek içecek vesaire nevalesini halleder. Sonra teşrifatçının yardımcınsın yardımcısı bizim randımancıların ağızlarını takip eder; jest ve mimiklerine takılır. Olmaya ki bir taleplerini kaçırsınlar, değil mi?
Sırf randıman günleri için bir şehrin bütün birimleri bütün alt kademelerdeki çalışanlarıyla büyük bir istek, arzu, şevk ve heyecanla salona getirtilir (!) Randımanın ne demek olduğunu yaşayarak görerek öğrenecekler.
Randımanlı günler; yandım anamlı günlere benzer.
Randıman birine gülistan olur diğerlerine haristan olur.
Randıman durumunuzu mutlaka kontrol ettirin.
Bunun tespiti çok ama çok önemlidir.
Bir araba gibi bir kombi gibi bir şofben gibi sizlerde randıman kalitenizi tescilleyin lütfen. Söylemedi demeyin sonra!
Randımanınız bol olsun.