Van depreminden bu yana insanları  takip ediyorum; söylemleri, eylemleri...   

Van depreminin olduğu ilk hafta paylaşım sitelerinde dönen sözleri duymayan kaldı ise duymamaya devam edin demek isterdim –üzüntü verici çünkü- ama kendi çocuklarınızı ve gençleri daha bilinçli yetiştirmeniz için duymanızı isterim. İlk gün, Yaşam Boyu Öğrenim.Com öbeğinde bir arkadaşımız “Van depremine üzülenlerin insanlığından şüphe ederim, Müslümanlığa sığmaz bu!” tarzında bir yazı paylaştı. Tabi ben saf saf ”Kim böyle bir şeye sevinebilir ki?” diye sordum. 

Çok geçmeden o kişilerin kimler olduğunu gördüm. İnanın nasıl rahatsızlık duyduğumu bilmezsiniz. Ertesi gün herkes içindekileri ortaya çıkartmaya başladı.”Oh olsun!” diyen mi ararsınız, “İlahi adalet işte!” diyen mi ararsınız! Üstüne depremzede kardeşlerimize yardım diye bayrak ve taş yollayanları duydum. Arkasından da çok sevdiğim (o ana kadar) bir ablamın benim sayfamda Van depremi ve Kürt kardeşlerimiz için söylediklerini duymak zorunda kaldım; fazla geldi ve artık sinirden köpürdüm!  

Depremin ilk günlerinden bu yana çok acı ve tehlikeli bir durum gördüm. PKK dışında bu ülkeyi ve milleti bölmeye çalışan,  bilerek veya bilmeyerek PKK’ya bölünme konusunda destek veren az da olsa, bir kesimin yüzü  göründü.  Van depreminden sonra bu ülkede etkisi neredeyse hiç olmayan bir bölücülük propagandası yapıldı. PKK ile birlikte bu bölücülük hareketinde bulunanların Türk kökenli (?!)olduğunu söylesem? Halk arasından da buna destek veren minik bir kesim oldu tabi, gene Türk kökenlilerden.  Gizli kapaklı kapıların ardından, birçoğumuzun Ergenekoncu olarak bildiği ve hala dışarıda serbest gezen bir takım adamların PKK ile bir hareket ettiği gerçeğini kabul etmek istemeyen bazı zavallılar hala var. İki terör örgütü de kendine, istediğinde kendi çıkarları için kullanabileceği militanlar arıyor. 

Halk arasından fazla destek bulamayıp, depremzede kardeşlerimize, bölücülük yapan insanları utandıran cinsten, yardım ve destek de bulunan barışçıl halkımız oyunları  bozdu ve etkisiz hale getirdi ama insanlarımızın içine atılmaya çalışan ırkçılık ve nefret tohumlarına engel olmak zorundayız! Mikrop düşündüğümüzden çok daha hızlı bir şekilde yayılabilir. Batı, içlerinden hızla yükselen ırkçılığa karşı gözlerini yıllarca kapadılar. Sonuç ortada. Bizde aynı hatayı yapmayalım ve gözlerimizi dört açıp, takip de olalım, gerektiğinde anında müdahale edelim. Fakat beni umutlandıran şey; halkımız çok daha aklıselim ve birbirlerini seviyorlar. Gizli saklı dönen oyunlar artık gün yüzüne çıktı. Halk daha bilinçli ve her şeyin farkında. İnşallah böyle olmaya devam ederiz. Darısı at gözlüğü takarak hayata bakanların başına. 

Unutmayın ki ülkeyi ve milleti bölecek her türlü eylem ve söylem vatan hainliğidir! Van depremine sevinen ve nefret söylemlerini açıkça ifade eden herkes de vatan hainliği yapmıştır! Aynı amaçla aynı yolda yürüyen iki ayrı kesim! İkisi de birbirinin aynısı! PKK’ya sempatizan olanlara kızıp tepkide bulunanlar, bu kişilere de aynısını yapmalı. Neticede aynı şey için uğraşıyorlar!