Baba Olunca Anladım
Köyün Delisi
– Tamam babacığım iyiyim ben. Bir şey olmadı ki. Alt tarafı düştüm. Niye panik yapıyorsun?
- Baba olunca anlarsın!
- Babacığım gece saat 3’de eve geldim. Sen hâlâ uyumamışsın. Ne gerek var? Niye bekledin ki bu kadar?
- Baba olunca anlarsın!
- Babacığım tamam ben iyiyim buralarda. Merak etme devamlı. Okul da iyi gidiyor. Her gün merak edip aramana gerek yok ki!
- Ben arayıp sesini duyayım yeter. Baba olunca anlarsın!
Bir çoğumuzun hayatında babalarımızla aramızda geçen bunlara benzer bir çok diyalog yaşanmıştır. Zamanında gerçekten çok anlamsız belki de boş gelir babalarımızdan duyduğumuz “Baba olunca anlarsın!” cevabı.
“Aman neyi anlayacağım?” diye düşünürüz. “Bu benim hayatım. Babam da hayatımda tamam ama bir yere kadar” diye düşünürüz. Hele ki ergenlik zamanımızda bu düşünce artmaya başlar, yirmili yaşların ortalarına kadar en üst seviyeye ulaşır ve çok anlamsız gelir.
Otuzlu yaşlara yaklaşıldığında ve o yaşlar yaşanmaya başlandığında ‘Baba’nın değeri daha çok anlaşılır, sözlerine daha fazla değer verilir ve bir çok durumda ‘baba’nın fikirlerine ihtiyaç duyulur.
Gün gelip de ‘baba’ olunduğunda ise işte o ömrümüz boyunca duyduğumuz “Baba olunca anlarsın!” cümlesi hayatımıza yerleşmeye başlar. Artık ‘baba’sın ve bir evladın var. ‘Baba’ olarak evladına karşı büyük bir sorumluluk altına girmişsindir. Evladını en güzel şekilde yetiştirmeye çalışırken onu düşünmeden bir an bile geçiremezsin. Bir çok durumda kendini frenlemeye çalışırsın. Çok fazla müdahaleci olmamaya çalışırsın. Evladın doğduğu günden itibaren işte bu ‘babalık’ duygusu başlıyor.
Dünyaya gelmesi, ufak tepkiler vermesi, gülmesi, emeklemesi, yürümesi, konuşması, ufacık bir resim yapması, bir takım beceriler kazanıp bunları göstermesi, okuması ve evladında gördüğün daha bir çok yeni gelişim ufacık bile olsa ‘baba’yı inanılmaz mutlu eder.
Başkası için hatta kendin için bile üşeneceğin, yapmak istemeyip erteleyeceğin, kendini zora sokmayacağın şeyleri evladın için hiç gocunmadan, üşenmeden, yorulmadan yapmaya başlarsın. Sütü bittiyse yağmur, kar dinlemeden, saate bakmadan çıkıp süt ararsın. Evladını bir yere götürmek gerekiyorsa bütün işlerini ona göre ayarlar götürürsün. Bütün hayatın, yaşamın, olanakların, üzüntün, sevincin sadece evladının olur.
Yeri gelir evladına sessizce bakarken hayâllere dalarsın, geleceğini düşünürsün, onun için daha ne yapabileceğini düşünürsün. Yeri gelir o uyurken saçını okşayarak duygulanır birkaç damla göz yaşı dökersin evladın için. O senin bir parçandır.
Hayatında en çok endişelendiğin, düşündüğün, değer verdiğin kişi evladın olur. İşte bunlar ancak ‘baba olunca’ anlaşılıyor.
Babam ne kadar haklıymış meğerse. “Baba olunca anladım!”anladım BABACIĞIM hemde çok iyi aladım Nurlar içinde yat.
Bu vesile ile tüm hayatta ki babaların sembolik olan gününü kutlar ahirete intikal edenlerede Allah'tan rahmet dilerim.
Yorumlar