15 Temmuz 2016 gecesi, Türk milletinin kalbine saplanan derin bir yara ve aynı zamanda bir kahramanlık destanıdır. O gece yaşananları anlatmak, yüreğimdeki duyguları kelimelere dökmek gerçekten zor. Bir milletin kaderinin çizildiği o anlar, her birimizin zihninde ve yüreğinde silinmez izler bıraktı.
O gece, gözlerimde yaşlarla televizyondan izlediğim sahneler, hâlâ hafızamda capcanlı duruyor. Tankların gaddarlığına, mermilerin acımasızlığına karşı dimdik duran insanlar... Sokaklarda çınlayan tekbir sesleri, yüreklerin derinliklerinden kopup gelen “Vatan sana canım feda!” haykırışları... Bu sesler, bir milletin bağımsızlık ve özgürlük aşkının en saf haliyle ortaya çıktığı anların yankılarıydı.
Bir annenin, evladını korumak için tankların önüne atılması; bir babanın, ailesinin geleceği için canını feda etmesi; gençlerin, yarınlarına sahip çıkmak için gözlerini kırpmadan ölüme yürümesi... Bu anlar, sadece birer hikaye değil, aynı zamanda birer efsane olarak nesilden nesile aktarılacak. O gece, canını hiçe sayarak meydanlara koşan her bir insan, kalbimde birer kahraman olarak yer etti.
Şehitlerimizin her biri, bu topraklara kanlarıyla yazılmış birer destandı. Onların hikayeleri, sadece birer kahramanlık öyküsü değil, aynı zamanda sevginin, sadakatin ve inancın birer simgesiydi. O gece kaybettiğimiz canlar, milletimizin özgürlüğü için verdiğimiz bedellerden birisiydi. Onların aziz hatıraları, yüreğimizde sonsuza dek yaşayacak. Sadece bir direniş gecesi değil, aynı zamanda bir uyanış gecesiydi. Türk halkı, bir kez daha birlik ve beraberliğin gücünü gösterdi. Her bir kayıp, her bir acı, bizlere demokrasimizin ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha öğretti. Şehitlerimizin aziz hatıraları önünde saygıyla eğilirken, gazilerimize olan minnettarlığımızı ifade etmek için kelimeler yetersiz kalıyor.
O gece yaşananlar, sadece birer olay değil; her biri, Türk milletinin ortak hafızasında yer eden ve nesilden nesile anlatılacak olan destansı birer hikayedir. Bu hikayeler, bizlere her zaman doğru yolda olmanın, adaletin ve hürriyetin değerini hatırlatacak. Şehitlerimizin bıraktığı miras, bağımsızlık ve demokrasi yolunda attığımız her adımda bizlere ilham kaynağı olacak. Her anışımızda, kalplerimizde bir sızı, gözlerimizde bir yaş beliriyor. Ancak bu acı, aynı zamanda bir gurur kaynağı. Çünkü biliyoruz ki, bu topraklarda özgürlüğümüz ve demokrasimiz için canını feda eden kahramanlarımız var. Bu kahramanlık destanı, bizlere her zaman yol gösterecek ve kararlılıkla geleceğe bakmamızı sağlayacak.
15 Temmuz'u unutmayacak, unutturmayacak ve bu aziz toprakların özgürlüğüne sonsuza dek sahip çıkacağız. O karanlık gecede, canlarını hiçe sayarak vatan için şehit düşen kahramanlarımızın anısını her daim yüreğimizin en derin köşelerinde yaşatacağız. Onların fedakarlıkları, bizlere her zaman ışık olacak ve yolumuzu aydınlatacak.
Bu milletin yüreğinde yanan özgürlük ateşi, asla sönmeyecek. Her an, her nefes alışımızda o kahramanların cesaretini, kararlılığını ve sevgisini hissedeceğiz. Çünkü biliyoruz ki, bu vatan için canını feda edenlerin hatırası, her birimizin kalbinde ebediyen yaşayacak.
Sağlıcakla...
