Bir zamanlar, dudaklarımızda geçmiş yılların zarafeti vardı. Her sözcüğümüz, içimizden gelerek damla damla dökülürdü. Her kelime, bir insanın kalbine dokunacak kadar narin ve incitmekten korkan bir özenle seçilirdi. Bazen, kelimelerimizi bir dua, bir zikir gibi fısıldardık dinleyenlere. Peki, ne oldu da bu güzellikler kayboldu? Nerede yitirdik o naif kelimelerimizi?

Konuştuğumuz her söz, karşımızdakine saplanan bir ok gibiydi; ama bu oklar, yaralamaktan ziyade güzellikler getirirdi. "Dost acı söyler" derdi herkes. Ama dost gerçekten acı söyler miydi? Dost, acıyı tatlıya çevirip kalbi okşayan değil miydi? Siz siz olun, karşınızdaki insanları incitmekten korkarak konuşun; tıpkı kendinizle konuşur gibi. Tatlı dil, hayatı güzelleştiren, ruhu zenginleştiren en özel konuşma biçimidir.

Her sabah, "Kendimizden başka eksiğimiz yok," diyerek uyansak, her günümüz daha verimli geçmez mi? Yaşamımız ve yaptıklarımız, ancak biz iyiye gidiyorsak iyiye gider, güzelleşir. Hayatımızdaki sıkıntılar ve problemler, aslında hayatımızın yön levhalarıdır. Bu levhaları doğru okuduğumuzda, yolumuza sağlam adımlarla devam ederiz. Aksi takdirde, basit bir yolda bile yönümüzü kaybedebiliriz.

Sözcüklerin gücünü ve etkisini unutmamalıyız. Dilimizin ucundaki kelimeler, karşımızdaki kişinin kalbinde derin izler bırakabilir. Bu izlerin güzel ve kalıcı olmasını sağlamak bizim elimizde. Sözlerimizin zarafeti, karakterimizin bir yansımasıdır. Kelimelerimizi özenle seçmek, karşımızdaki insana verdiğimiz değerin bir göstergesidir.

Bugün, birine nazikçe yaklaşmak, içten bir gülümseme ile konuşmak, karşılaştığımız insanları önemsediğimizi göstermek çok mu zor? Her birimiz, karşımızdaki kişinin ruhunu okşayacak, yüreğini ısıtacak sözler söyleyebiliriz. Tatlı dilin gücünü kullanarak, yaşamın zorluklarını hafifletebilir, hayatımızı ve etrafımızdaki insanların hayatını güzelleştirebiliriz.

Unutmayalım ki, her güzel söz, bir güzelliği daha doğurur. Her incelikli davranış, bir iyiliği daha çoğaltır. Kendimizden başka bir eksikliğimiz yoksa, her günümüz verimli, her anımız anlamlı geçer. Hayatın bize sunduğu yön levhalarını doğru okuduğumuzda, yolumuzda sağlam adımlarla ilerleriz. Ve unutmayalım, dost acı söylerse bile, bu acı tatlı bir üslupta söylenmişse, kalpleri incitmeden, yürekleri okşar.

Her zaman tatlı dille konuşmayı, nezaketi elden bırakmamayı ve kelimelerimizin gücünü unutmamayı dileyerek, her birimize güzelliklerle dolu bir hayat temenni ediyorum. Çünkü hayatta asıl olan, güzel sözlerin, naif davranışların ve inceliklerin hiç kaybolmamasıdır.

Sağlıcakla...