Yazarımız Burcu Erdoğan, bugün 8 mart Dünya kadınlar günü olması sebebiyle, kadın olmanın nasıl bir zor olduğunu anlattı.
Kadın olmak, adeta sonsuz bir hikayenin başlangıcıdır. O masum çocukluk günlerinde, pembe kıyafetlerle, kır çiçekleriyle dolu hayallerle başlar her şey. Zamanla, gerçeklerle yüzleşiriz. Oturmayı, kalkmayı, terbiyeli olmayı, yemek yapmayı, evi temizlemeyi, ama en önemlisi, içindeki yangını kontrol etmeyi öğrenirsin. Başkalarının beklentileri, toplumun sesi, ailenin gözleri... Her biri, seni bir kalıba sokar, sıkmak için var gibi gelir. Her gün, aynı döngünün içinde sıkışıp kalırız.
Kadın olmak, dikenli tellerle örülü bir yoldur. İyi bir eş olmalıyız, iyi bir anne olmalıyız, iyi bir iş kadını olmalıyız. Başarılı olmalı, her şeyi dengelemeli, hiç yorgun veya sinirli olmamalıyız. Bu beklentiler, zamanla üzerimizde ağır bir yük gibi hissettirir. Kendi hayallerimizi, isteklerimizi bir kenara bırakırız. Gülümsemenin ardında, aslında içimizdeki fırtınayı saklarız. Ama biliriz ki içimizdeki yangın hiç sönmez. Derinlerde, bir umut ışığı parlar. Daha güçlü, daha cesur olmaya karar veririz. Kendimizi yeniden keşfetmek için yola çıkarız. Ne istediğimizi, ne istemediğimizi bilmek için çaba harcarız. İletişim becerilerimizi geliştirir, problem çözme yeteneklerimizi güçlendiririz.
Ve bir gün, kendi sesimizi duyarız. İçimizdeki gücü keşfeder, özgüvenimizle dans ederiz. Artık, "hayır" demekten korkmayız. Kendimize değer verir, kendimizi severiz. Her gün, kendimize zaman ayırır, kendimizi yenileriz. Başkalarına yardım etmekten asla vazgeçmeyiz, çünkü biliyoruz ki, birlikte güçlüyüz.
Sevgili kadınlar, hayatın yükünü omuzlarımızda taşımak zorunda değiliz. Kendimizi tanıyarak, özgüvenimizi koruyarak, hayata pozitif bakarak, daha mutlu, daha huzurlu bir hayatın kapılarını aralayabiliriz. Her gün, kendimize değerli olduğumuzu hatırlatalım ve bu değeri dünyaya yansıtalım. Kadınlara hak ettikleri değeri vermek, her gün bir adım daha atmaktır.
Unutmayın, bir kadın değişirse, bir toplum değişir. Güçlü, cesur ve sevgi dolu bir kadın olmak için atılan her adım yeni bir başlangıçtır. Bu, sonsuz bir yolculuktur, "attığımız adımlar" bizleri gerçek benliğimize yaklaştırır. Kadın olmak, yüreğin duygusal yolculuğudur ve her kadın kendi hikayesini yazmak için doğmuştur.
Tüm Kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü Kutluyorum..
Sağlıcakla..